Yükselti Artarsa Sıcaklık Ne Olur? Felsefi Bir Perspektif Filozofun Bakışıyla: Yükseltinin Sıcaklık Üzerindeki Etkisi İnsanlık, binlerce yıl boyunca dağların zirvelerine tırmanarak, yükseldikçe çevresel değişimlerin farkına varmıştır. Yükselti arttıkça sıcaklık düşer, bu basit gözlem belki de doğanın temel yasalarından biridir. Ancak bu basit doğa yasasına felsefi bir açıdan baktığımızda, daha derin sorular ve anlamlar ortaya çıkar. Sıcaklık ve yükselti arasındaki ilişkiyi sadece fiziksel bir süreç olarak görmek, onun etik, epistemolojik ve ontolojik yansımalarını göz ardı etmek olur. Sıcaklık, yükseltinin bir yansıması olarak düşünülebilir, ancak bu ilişkiyi anlamak için daha fazla düşünmeye ihtiyacımız var. Epistemoloji Perspektifinden: Bilgiyi ve Gerçekliği Aramak Epistemoloji, bilginin…
Yorum BırakGeleceğin Hikaye Günlüğü Yazılar
Yadsıma: Psikolojik Bir Mekanizma Olarak İnsan Davranışı İnsan davranışlarını çözümlemeye çalışan bir psikolog olarak, insan zihninin ne kadar karmaşık ve katmanlı olduğunu her gün daha fazla gözlemliyorum. Kimi zaman insanlar, kendilerine zarar veren veya zorlayıcı deneyimlerden kaçmak için psikolojik savunma mekanizmalarına başvururlar. Bu savunmalar arasında en ilginç olanlardan biri, “yadsıma”dır. Peki, yadsıma ne demek ve psikolojik açıdan nasıl işliyor? Bilişsel, duygusal ve sosyal psikoloji boyutlarından bakarak, bu mekanizmanın derinliklerine inelim ve sizlerin kendi içsel dünyalarındaki yadsımaları fark etmesine yardımcı olalım. Yadsıma Nedir? Psikolojik Bir Savunma Mekanizması Psikolojide “yadsıma” (ya da “denial”), bireyin, gerçekle yüzleşmek yerine, bu gerçeği reddetmesi veya kabul…
Yorum BırakTürkiye İthalatının Dinamikleri: Nereden, Nasıl, Neden? Türkiye, ekonomik büyümesinin önemli bir bölümünü hâlâ dışa açık yapısıyla inşa ediyor. Bu bağlamda ithalat, yalnızca tüketim mallarını karşılamak için değil; sanayi üretimini sürdürmek, ara mal ve enerji ihtiyacını karşılamak için de kritik bir role sahip. Peki Türkiye nereden ithalat yapıyor? Bu yazıda, bu soruya tarihsel arka planıyla birlikte yanıt vermeye çalışıyor; günümüzdeki akademik tartışmalara da kısaca yer veriyoruz. Tarihsel Arka Plan Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren Türkiye, ithalat bağımlılığıyla karşı karşıya bir ekonomiye sahipti. 1950-60’lı yıllardan itibaren sanayileşme politikalarıyla birlikte “maliyetleri dış kaynaklardan temin etme” stratejisi öne çıktı. 1980’lerden sonra ise dışa açılma süreci, ithalatla bağlantılı…
Yorum BırakGiriş: Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü ve Teknolojik Araçlar Bir eğitimci olarak, her gün gözlemlediğim en güçlü etkileşimlerden biri, öğrencilerimin keşif yolculuklarıdır. Öğrenme, sadece bilgi edinme değil, aynı zamanda yeni bir perspektife sahip olma, dünyayı farklı bir açıdan görme sürecidir. Öğrencilerin bir teleskopa bakarak yıldızları keşfetmeleri, sadece bilimsel bir deneyim değil, aynı zamanda merak duygularını pekiştiren, düşünme biçimlerini dönüştüren bir yolculuktur. Bu süreçte, teknolojinin rolü büyük. Ancak sorulması gereken bir soru var: Teleskop, teknolojik bir ürün müdür? Bu yazıda, teleskobun yalnızca bir araç mı yoksa öğrenme sürecinin önemli bir parçası olarak mı değerlendirileceği sorusuna pedagojik bir bakış açısıyla cevap arayacağız. Öğrenme teorileri…
Yorum BırakTek Cinsten Hoşlananlara Ne Denir? Tarihsel Bir Bakış Bir tarihçi olarak, geçmişin karanlık köşelerinde kaybolan kelimelere bakmak her zaman ilgimi çekmiştir. Bu kelimeler, toplumların evrimini, değerlerini ve kimliklerini nasıl şekillendirdiğini anlamamıza yardımcı olur. İnsanlık tarihi, çoğu zaman kabul edilmesi zor olgulardan, toplumsal normların dışındaki davranışlardan bahseder. Ancak zaman içinde bu olgular nasıl değişmiş, evrilmiş ve hatta tanımlanmış? Tek cinsten hoşlananlar, ya da bir başka deyişle eşcinsel bireyler, tarih boyunca nasıl adlandırıldı? Bu sorunun yanıtı, toplumların cinsellik ve kimlik anlayışlarındaki evrimi anlamamız açısından önemlidir. Geçmişteki Tanımlar ve İsimler Tarihte, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği üzerine yapılan ilk tartışmaların pek çok kültürde…
Yorum BırakRen Geyiği Hangi Ülkede? Felsefi Bir Yaklaşım Felsefe, sadece soyut düşünceleri değil, aynı zamanda dünyayı ve varoluşumuzu anlamaya yönelik sorgulamalardır. Bazen, çok basit bir soru bile derin bir felsefi incelemenin kapılarını aralayabilir. Ren geyiği hangi ülkededir? Bu, ilk bakışta doğrudan bir coğrafi soru gibi görünse de, aslında insanın dünyadaki yerini, doğa ile olan ilişkisinin anlamını, bilgiye nasıl ulaştığımızı ve varlıkların varlıklarını nasıl tanımladığımızı sorgulatan bir sorudur. Etik Perspektiften: İnsan ve Doğa İlişkisi Etik, doğru ve yanlış arasındaki çizgiyi çizen bir disiplindir. Ren geyiği, geleneksel olarak Kuzey Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya’nın bazı bölgelerinde yaşayan bir türdür. Ancak bu türün varlığı,…
Yorum BırakSatın Almanın Amacı Nedir? Hepimizin hayatında bir an gelir… Bir ürün görürsünüz, vitrinle göz göze gelirsiniz ve birden içinizden bir ses “Bunu almalısın!” diye fısıldar. O an, o ürün sizin hayatınızı değiştirecekmiş gibi hissedersiniz. Ancak sonradan bir bakarsınız ki, o “hayat kurtarıcı” ürün, sadece şifalı bir biberon ya da “göz alıcı” bir silikon su şişesidir. Evet, satın almanın amacı nedir? Gelin, bu soruyu biraz eğlenceli bir açıdan irdeleyelim! Erkeklerin Satın Alma Amacı: Çözüm Arayışı Erkeklerin alışverişe yaklaşım tarzı, genellikle çözüm odaklıdır. Mesela bir ev aletine ihtiyaçları olduğunda, bir şey kırıldığında ya da “acil” bir şeyler alınması gerektiğinde, hedef nettir: “Gereksiz…
Yorum BırakMabetler Nelerdir? İnsanlık Tarihinin Simgesi Olan Bu Yapıların Derinliklerine İniyoruz Mabetler, insanların inançlarını ve manevi değerlerini somut hale getirdiği, tarihi boyunca medeniyetleri şekillendiren kutsal alanlardır. Hangi kültürde, hangi coğrafyada olursa olsun, mabetlerin insanların ruhsal ihtiyaçlarına verdiği yanıt, toplumsal bağları güçlendirme ve bir arada yaşama arzusunu pekiştirme anlamında büyük bir rol oynamıştır. Gelin, mabetlerin ne olduğunu, tarihsel olarak nasıl şekillendiğini ve dünyadaki farklı örneklerini keşfederken, insanlık tarihinin bu önemli sembollerini daha yakından tanıyalım. Mabetlerin Tanımı: İnanç ve Kültürün İzleri Mabet, temel olarak bir veya daha fazla ilahi varlığa tapınılmak üzere inşa edilen kutsal yapıdır. Farklı dinlerde ve kültürlerde mabetler, çok çeşitli…
Yorum BırakGüler Yüzün Bir İnsana Neler Kazandırdığını Biliyor Musunuz? Bir gülüş, bazen sözcüklerden daha fazla şey anlatabilir. Güler yüzün, yalnızca karşısındaki kişiye değil, sahibine de pek çok fayda sağladığını biliyor muydunuz? Kendim de gülümsemenin gücüne sıkça şahit olmuş biri olarak, bu yazıyı sizlerle paylaşmak istedim. Güler yüz, sadece sosyal ilişkilerde değil, aynı zamanda psikolojik ve fiziksel sağlığımız üzerinde de güçlü bir etkiye sahip. Gelin, bu gücün ardındaki verileri ve gerçek dünyadan örneklerle desteklenen hikâyeleri birlikte keşfedelim. Gülümsemek: Beyninize İyi Gelir İlk başta basit gibi görünen bir gülümseme, aslında beynimizin kimyasını değiştirebilir. Araştırmalar, gülümsemenin beynimizdeki dopamin ve serotonin gibi “iyi hissetme” hormonlarının…
Yorum BırakKuyumcuda Çeyrek Altın Fiyatı Ne Kadar? – Antropolojik Bir Bakış Farklı kültürleri anlamak, insanlık tarihini kavrayabilmek için en etkili yolların başında gelir. Antropologlar olarak, sadece geleneksel ritüelleri, sembollerini veya topluluk yapılarını incelemekle kalmaz, aynı zamanda bu ögelerin modern toplumlarda nasıl şekil değiştirdiğini de gözlemleriz. Bugün sizleri, bu bakış açısıyla, günümüz toplumlarından birine dair derinlemesine bir keşfe çıkarmaya davet ediyorum: Kuyumcuların vitrinlerinde parlayan altınlar ve bunun halk arasındaki algısı. Altın ve Kültür: Bir Sembol Olarak Parlaklık Altın, binlerce yıldır dünyanın dört bir yanında bir zenginlik, güç ve prestij sembolü olarak kabul edilmiştir. Ancak bu değer sadece ekonomik ya da maddi değildir.…
Yorum Bırak